27 Aralık 2009 Pazar

SURA (KABURGA DOLMASI)

Bizim ege bölgemizde özellikle Manisa-Akhisarda hemen hemen herkes kurbanda muhakkak yapar bu yemeği. yapımı ve pişirmesi biraz zahmetlide olsa yemeside bir o kadar lezzetli güzel olur.
        Şimdi size bu özel yemeğin tarifini yazayım.
Eğer kurbanda suralık et ayıracaksanız kuzunun sağ ön kolunu kaburgasıyla birlikte ve kaburgada delik kesik yapmadan  ayırmalınız .
eğer kasapdan alacaksanız kasabınıza önceden sipariş verip kolu kaburga ile birlikte almalısınız.
önce etimizin  kaburga kısmını deri altı eti ile kaburga kemikleri arasını açıp bir cep olşturmalıyız.sonra  iç pilavımızı hazırlayalım.

İÇ PİLAV MALZEMELERİ

1,5 su bardağı pirinç
dolmalık fıstık
kuş üzümü
karabiber
150 gr kuzu yada tavuk cigeri
tuz,su,salça,zeytin yağı

YAPILIŞI

Bir tencerede yarım fincan kadar zeytinyağında dolmalık fıstıklarımızı pembeleşene kadar kavuralım küçük küçük dogradığımız ciğerleri de tencereye alalım ve biraz soteleyelim,sonra yıkayıp sıcak suda kabarttığımız pirincide ekleyip bir bardak sıcak su ve tuz  ekleyip iç pilavımızı hazırlayalım. pilav tam pişmeyecek biraz sert kalacak.pilavımızı soğutalım ve içerisine önceden ıslatıp kabarttığımız kuş üzümlerinide katıp birazda karabiber serpip etde açtığımız cebe sıkı olmayacak şekilde dolduralım ve cebin ağzını ip ile dikelim.üzerine bir çaybardağı sıcak suda erittiğimiz iki çorba kaşığı salçayı sürelim. suramızı büyükçe ve derince bir tepsiye alıp etin yarısına gelecek kadar su dolduralım.
        Hazırladımız surayı tercihan odunlu  mahalle fırınında yada evimizdeki firinda altını üstünü nar gibi kızartıp (yaklaşık 2-2,5 saat kadar )eş dost davet edip afiyetle yiyelim.  bu dolma 10-15 kişiliktir.

25 Aralık 2009 Cuma

KURUYEMİŞLERİN FAYDALARI

---------- Leblebinin Faydaları

-Anne sütünü artırır.
-Asit fazlasını alır, mideyi rahatlatır
-Neredeyse yok denecek kadar az yağ içerir ve içinde bulunan yağlar vücuda yararlıdır
-Tokluk hissi verir. Bu sebeple diyet yapanlar için kilo kaybına yardımcıdır

Ayçekirdeğin Faydaları

-İçerdiği fosfor ve çinko kemik ve dişlerin oluşumu için gereklidir. Ayrıca fosfor, kalp kasının kasılması ve böbrek fonksiyonlarının düzenlenmesine yardımcıdır.
-İçerdiği çinko ise yaraların iyileşmesi, aknenin önlenmesi, bağışıklık sisteminin güçlenmesi, tekrarlayan enfeksiyonların ortadan kalkması, tat ve koku duyarlılığının güçlenmesi, sperm hareketlerinin artması açısından önem taşır.
-İçerdiği B6 vitamini bağışıklık sistemini güçlü tutmaya yarar, kan şekeri düşüklüğüne faydalıdır.
-Ayçiçek yağındaki E vitamini kalp, damarlar, beyin ve sinir fonksiyonlarını düzenler, yaraların iyileşmesine yararlı olur, prostat kanserine karşı korur, cilt yaşlılığını geciktirir.
-Posalı bir besindir. Posalı besinler kanser yapıcı zararlı maddelerin bağırsakta kalma süresini kısalttığı ve bağırsak duvarı ile temasını azalttığı için kanserden korunmada faydalı olurlar.


Kabak Çekirdeğin Yararları


-İçindeki fosfor; kemik ve dişlerin oluşumu, kalp kasının kasılması ve böbrek fonksiyonlarının düzenlenmesi için gereklidir.
-İçeriğinde bulunan B15 vitamininin kolesterolü düşürdüğü ve protein yapımına yardımcı olduğu bilinmektedir.
-Lifli bir besindir. Lifli besinlerin kan şekerinin daha dengeli yükselmesini sağladığı, kabızlık ve bazı kanser türlerinin önlenmesinde yararlı olduğu saptanmıştır. Alınan posa miktarı arttıkça koroner kalp hastalığı ve buna bağlı oluşulabilecek risklerde azalma olduğu görülmüştür. Posa uzun süre doygunluk hissi yaratıp besin alımını azalttığı için kandaki kolesterol yağlarını düşürücü etki yapar, kanser yapıcı zararlı maddelerin bağırsakta kalma süresini kısaltır ve bağırsak duvarı ile temasını azaltır. Bu sayede de kanserden korunmada faydalı olur.

-Hergün belirli miktarda tüketilirse prostat kanserinin önlenmesine yardımcıdır.

Kavrulmuş Antep Fıstığının Faydaları

-İçerdiği B1 vitamini kan oluşumuna yardımcıdır, kandaki kolesterolü düşürür, kavrama yeteneği ve öğrenme gibi beyin fonksiyonlarını optimize eder.
-B1 vitamininin ayrıca; enerji, büyüme ve iştah üzerinde olumlu etkileri vardır. Mide, bağırsak, kalp, kalp kasları için gereklidir.
-Yaşlanmaya karşı korur, sigara ve alkolün zararlı etkilerini azaltır.
-Lifli bir besindir. Lifli besinlerin kan şekerinin daha dengeli yükselmesini sağladığı, kabızlık ve bazı kanser türlerinin önlenmesinde yararlı olduğu saptanmıştır. Alınan posa miktarı arttıkça koroner kalp hastalığı ve buna bağlı oluşabilecek risklerde azalma olduğu saptanmıştır. Posa uzun süre doygunluk hissi yaratıp besin alımını azalttığı için kandaki kolesterol yağlarını düşürücü etki yapar. Posalı besinler kanser yapıcı zararlı maddelerin bağırsakta kalma süresini kısalttığı ve bağırsak duvarı ile temasını azalttığı için kanserden korunmada faydalı olurlar.

Yer Fıstığının Faydaları


-İçinde bulunan B1 vitamini kan şekerinin yakılması, kalp sağlığının korunması ve öğrenme gibi beyin fonksiyonları için gerekli olan bir vitamindir.Yaşlanmaya karşı vücudu koruduğu gibi alkol ve sigaranın zararlı etkilerini de azaltır.
-İçerdiği B3 vitamini kolesterolü düşürür, dolaşımı arttırır, zihni açar.
-Kanın pıhtılaşması, kas gücü ve sinir iletimi için gerekli olan kalsiyum minerali içerir.
-Posalı bir besindir. Posalı besinler kanser yapıcı zararlı maddelerin bağırsakta kalma süresini kısalttığı ve bağırsak duvarı ile temasını azalttığı için kanserden korunmada faydalı olurlar.

Fındığın Faydaları
-Omega 3 kaynağı olarak kalp ve damar dostu bir besindir.
-İçinde bulunan Omega 3 kan pıhtılaşmasını ve damar sertliğini önler; tansiyonu düşürür, şeker hastalarında kalp hastalığı riskini azaltır.
-E vitamini bakımından zengin olması nedeniyle antioksidan ve yaşlılık engelleyici bir gıdadır, adet döneminde kan şekeri düşüklüğüne faydalıdır.
-İçerdiği E vitamini şeker hastalığının gelişimini engeller; kalp, damar, beyin ve sinir fonksiyonlarını düzenler, yaraların iyileşmesine faydalı olur, prostat kanserinden korur.
-Fındıkta bulunan B5 vitamini stresi giderici özelliği olan bir vitamindir.
-İçerdiği B6 vitamini bağışıklık sistemini güçlü tutmaya yarar, kan şekeri düşüklüğüne faydalıdır.
-Gebelikte mutlaka takviyesi gereken B9 vitamini içerir. B9 vitamini damar sertliği yapıcı maddeyi azalttığı gibi kalp krizi, felç ve bunama riskini de azaltır.
-İçerdiği D vitamini kırmızı kan hücrelerinin yapımında rol alır, cilt yaralarının iyileşmesini hızlandırır.
-İçerdiği krom, kan şekerindeki oynamaları engellemek için gereklidir.
-Bor bakımından zengindir; kemikleri güçlendirir.


Cashewin Faydaları (Kaju fıstığı)

-İçerdiği potasyum tansiyon düşürücü özelliğe sahiptir. Ayrıca sinirlerin ve kalp kaslarının sağlıklı çalışmasını sağlar.
-Vücudu hastalıktan koruyan, şeker hastalığının gelişimini engelleyen ve antioksidan olarak nitelenen bir mineral olan selenyum içerir. Yine bu mineral, vücudu kimi metal zehirlenmelerinden korur, kansere karşı direnci arttırır.
-Özellikle hamilelerde takviyesi gereken demir mineralini içerir.
-İçerdiği D vitamini kemiklerin güçlü olmasını sağlar, kemik hastalıklarının oluşmasını önler, bağışıklık sistemini güçlendirir.
-İçerdiği magnezyum minerali ile vücudumuzdaki kemik ve sinir dokusunu, kasların çalışmasını ve kalp atışlarını düzenler; adet dönemi gerginliğini azaltır.
-Vücut direncinin arttıran, yaraların iyileşmesini sağlayan, sperm hareketlerini arttıran, büyüme, gelişme ve gebelik dönemlerinde etkili olan çinko mineralini içerir.


Cevizin Faydaları


-İçerdiği B6 vitamini, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi ve damar sertliğini önleme açısından yardımcıdır. Kansere karşı bağışıklık kazanmada rol oynar.

-Damar dostu, antioksidan ve yaşlılık engelleyici bir besindir. İçerdiği E vitamini şeker hastalığının gelişimini engeller; kalp, damar, beyin ve sinir fonksiyonlarını düzenler, yaraların iyileşmesine faydalı olur, prostat kanserinden korur.
-Cevizde bulunan arginin isimli aminoasit kan damarlarını gevşeterek tıkanmasını önler.
-İçerdiği folat, E vitamini ve potasyum kalp hastalıklarına, flavonoid adlı madde ise kansere karşı koruyucu özelliğe sahiptir.
-İçeriğindeki %7 oranında Omega - 3 yağ asidi kanın pıhtılaşmasını ve damar sertliğini önler, tansiyonu düşürür, şeker hastalarında kalp krizi riskini azaltır.
-İçinde bulunan magnezyum, migren ataklarını azaltmada yardımcıdır; kemik ve sinir dokusunu, kasların çalışmasını ve kalp atımlarını düzenler.
-İçerdiği krom, kan şekerindeki oynamaları önlemek için gereklidir.
-Cevizde bulunan kalsiyum; adet öncesi karında gaz, ruhsal durum değişiklikleri, baş ağrısı, şekerli ve tatlı besinlere aşırı istek, uykusuzluk, yorgunluk, baş dönmesi gibi belirtilerin azalmasına yardımcı olur; kemik erimesini önler.
-Lifli besinlerin kan şekerinin daha dengeli yükselmesini sağladığı, kabızlık ve bazı kanser türlerinin önlenmesinde yararlı olduğu saptanmıştır. Alınan posa miktarı arttıkça koroner kalp hastalığı ve bağlı oluşabilecek risklerde azalma olduğu görülmüştür. Haftada en az 5 adet ceviz içi yiyenlerde koroner kalp rahatsızlığının daha az ortaya çıktığı belirtilmektedir.

Bademin Faydaları

-Omega 3 kaynağı olarak kalp ve damar dostu bir besindir.

İçinde bulunan Omega 3 kan pıhtılaşmasını ve damar sertliğini önler; tansiyonu düşürür, şeker hastalarında kalp hastalığı riskini azaltır.
-E vitamini bakımından zengin olması nedeniyle antioksidan ve yaşlılık engelleyici bir gıdadır, adet döneminde kan şekeri düşüklüğünü engeller.
-İçerdiği E vitamini şeker hastalığının gelişimini engeller; kalp, damar, beyin ve sinir fonksiyonlarını düzenler, yaraların iyileşmesine faydalı olur, prostat kanserinden korur.
-Bor bakımından zengindir; kemikleri güçlendirir.
-İçinde bulunan kalsiyum kandaki kolesterol düzeyini düşürür, kemik erimesini önler.
-İçinde bulunan magnezyum adet dönemi gerginlikleri ile adet öncesinde karında gaz, ruhsal durum değişiklikleri, baş ağrısı, şekerli ve tatlı besinlere istek, uykusuzluk, yorgunluk, baş dönmesi gibi belirtilerin azalmasına yardımcı olur.

-Alınan posa miktarı arttıkça koroner kalp hastalığı ve buna bağlı gerçekleşebilecek risklerde azalma olduğu saptanmıştır. Haftada en az 5 adet badem yiyenlerde koroner kalp rahatsızlığının daha az ortaya çıktığı belirtilmektedir.
-Bademde bulunan yağlar kötü kolesterolü azaltır.
-Bademde bulunan arginin isimli aminoasit kan damarlarını gevşeterek tıkanmalarını önler.
-Vücut direncinin artmasında, yaraların iyileşmesinde, tat ve koku duyusunun oluşumunda faydalı; sperm hareketlerini arttıran, büyüme, gelişme ve gebelik dönemlerinde ihtiyaç duyulan çinko minerali içerir.


Mısırın Faydaları


-Mısır lifli bir besindir. Bu yüzden kan şekerinin daha dengeli yükselmesini sağlar ve kabızlığı önler, alınan posa miktarı artıkça koroner kalp hastalığı riski de azalır.
-İçerdiği yüksek karbonhidrat miktarı sayesinde da enerjinize enerji katar.
-Mısırda protein, kalsiyum, demir , fosfor, A ve B2 vitaminleri bulunur.

Kuru Kayısının Faydaları

-İçerdiği A vitamini akne gibi bazı cilt bozukluklarını önler, büyümeye yardımcıdır, görme fonksiyonlarını güçlendirir, şeker hastalığının gelişimini engeller, bağışıklık sistemini korur.
-Gebelikte mutlaka takviyesi gereken demir mineralini içerir. Demir, oksijenin vücutta tüm dokulara taşınmasına yardımcı olur, kan yapımını sağlar.
-Kayısıda bulunan potasyum kasların kasılmasını, kalp kasları ve sinirlerin iyi çalışmasını sağlar.
-Kayısı lifli bir meyvedir. Lifli besinlerin kan şekerinin daha dengeli yükselmesini sağladığı, kabızlık ve bazı kanser türlerinin önlenmesinde yararlı olduğu saptanmıştır. Alınan posa miktarı arttıkça koroner kalp hastalığı ve buna bağlı gerçekleşen ölüm oranında azalma olduğu görülmüştür. Posalı besinler; kanser yapıcı zararlı maddelerin bağırsakta kalma süresini kısalttığı ve bağırsak duvarı ile temasını azalttığı için kanserden korunmada faydalı olurlar.


Kuru Üzümün Faydaları

-İçinde bulunan bor minerali beyin fonksiyonlarını arttırmaya yarar.
-Vücudumuzdaki kemik ve sinir dokusunu, kasların çalışmasını ve kalp atımlarını düzenleyen magnezyum, içeriğinde bol miktarda bulunur.
-Kan oluşumu için büyük önem taşıyan ve özellikle gebelerde takviyesi gereken demir mineralini içerir.
-İçinde bulunan potasyum sinir sistemi ve düzenli kalp ritmi için önemli bir mineraldir.
-İçinde bulunan inositol, kolesterol düzeyini azaltmaya yardımcıdır. Ayrıca inositol, saçların büyümesi için hayati bir vitamindir.
-İçinde bulunan B1 vitamini kan şekerinin yakılması, kalp sağlığının korunması ve öğrenme gibi beyin fonksiyonları için gerekli olan bir vitamindir.Yaşlanmaya karşı koruduğu gibi alkol ve sigaranın zararlı etkilerini de azaltır.
-Üzüm lifli bir meyvedir. Lifli besinlerin kan şekerinin daha dengeli yükselmesini sağladığı, kabızlık ve bazı kanser türlerinin önlenmesinde yararlı olduğu saptanmıştır.

15 Aralık 2009 Salı

PULCULUKTA KULLANILAN TANIMLAR

PUL EMİSYON PROGRAMI: Yıllık olarak hazırlanmaktadır. Programda yer alacak konuların seçiminde Bakanlıklardan, Genelkurmaydan, üniversitelerden, vakıf ve derneklerden, kamu kurumlarından alınan çeşitli öneriler ile şubemizin tespit ettiği önemli olayların yıldönümleri ve çeşitli konular, oluşturulan bir komisyonda değerlendirildikten sonra son şeklini almaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına PTT Yönetim Kurulu onayından sonra kesin şeklini alan pul emisyon programı yurtiçi ve yurtdışındaki filatelistler ile posta işyerlerine duyurulmaktadır.

SÜREKLİ PUL: Posta ücretlerinin ödenmesinde kullanılmak üzere çok sayıda ve çoğunlukla iki renkli olarak bastırılan pullardır.
RESMİ PUL: Genel bütçede yer alan kurumlarla, katma ve özel bütçeli kurumların, belediyelerin ve bunlara bağlı idarelerin postaya verdikleri her türlü ücretin ödenmesinde kullanılmak üzere bastırılan pullaardır.
ANMA BLOKU: Bir olayı veya kişiyi anmak veya tanıtmak amacıyla bastırılan zımbalı, zımbasız bir veya birkaç pulu kapsayan, bütün olarak veya üzerindeki pulların teker teker koparılmasıyla posta ücretlerin ödenmesinde kullanılabilen küçük pul tabakalarıdır.
ANMA PULU: Belirli bir olay veya kişiyi anmak üzere çıkarılan, üzerinde o olay veya kişiye ait resim ve motifler bulunan pullardır. Başta tarihi, sosyal ve kültürel varlıklarımız olmak üzere, yurtiçi ve yurtdışında meydana gelen önemli olayların 50, 100, 250, 500 ve 1000. yıldönümleri, ünlü kişiler, turizm varlıklarımız, endemik bitki ve hayvanlar gibi konular başta olmak üzere çok çeşitli konuları içermektedir. Bu pulların tirajı kısa sürede tükenecek biçimde sınırlıdır.
EK DEĞERLİ PUL: Kuruluşumuzca yılda iki kez, nominal değerlerine artı işareti ile bir değer daha eklenmiş olan “artı değerli anma pulları” çıkarılmaktadır. Bu pulların üzerinde yer alan artı değerler posta ücretlerinin ödenmesinde geçerli olmayıp, bu değerlerin tutarı 9.6.1958 gün ve 7127 sayılı yasa gereği yıl sonunda Kızılay Derneği ile Sosyal Hizmetler, Çocuk Esirgeme Kurumu’na (%75’i Kızılay Derneği’ne, %25’i Çocuk Esirgeme Kurumu’na) ödenmektedir.

TEMATİK PUL: Kuş, çiçek, spor,ünlü kişiler, tablolar gibi belli konuların resimlerini taşıyan pullardır.
SERİ: Aynı ad altında çıkartılan plların her değerini içine alan takıma denir.
BLOK: Birbirinden ayrılmamış, üst üste ve yan yana en az 4 pulun meydana getirdiği gruptur.
PERFORAJ: Tabakalardaki ve anma Bloklarındaki pulların birbirinden kolay ayrılabilmeleri için aralarının zımbalanması işlemidir.
DANTEL: Perforaj işlemi sonunda pulların kenarlarında meydana gelen dişlerdir.
FİLATELİK ZARF: İlkgün veya özelgün damgasını taşıyan zarflardır.
İLK GÜN ZARFI: Üzerlerine bir anma veya sürekli pul serisi yapıştırılıp konuya ait ilkgün damgası ile damgalanmış, yazı ve motifler taşıyan özel zarflardır.
ÖZEL GÜN ZARFI: Üzerine yürürlükteki posta ücret tarifesinde mektup ücreti olarak belirlenen değerde herhangi bir anma veya sürekli pulun yapıştırıldığı, basıma konu teşkil eden sebebe ilişkin yazı, motif ve damga taşıyan özel zarflardır.

POSTA KARTI: Üzerinde “Posta Kartı” ibaresi bulunan resimli veya resimsiz kartlardır.

ANTİYE: Üzerinde
pul baskısı bulunan posta
kartlarına verilen isimdir
NORMAL DAMGA: Pulların postada sadece bir kere kullanılmasını sağlamak amacıyla yapıştırıldıktan sonra posta damgası ile damgalanarak iptal edilmesi gerekir. Damgalı pul postada bir daha kullanılamaz.
İLKGÜN DAMGASI: Posta pullarının tedavüle çıkarıldıkları gün, pulların konusuyla ilgili yerlerdeki PTT işyerlerinde yalnız bu pulların iptalinde kullanılmak üzere yaptırılan ve üzerlerinde konuya ait yazı ve motifler bulunan tarih damgaları.
ÖZEL TARİH DAMGASI: Anma pulu çıkarılmamış önemli olaylar için belirli günlerde ve olaylarla ilgili yerlerdeki açık PTT işyerlerinde, geçerlikte bulunan herhangi bir posta pulunu veya anma blokunu iptal etmek üzere yaptırılan ve üzerlerinde ilgili olduğu olaya ait yazı ve motifler bulunan tarih damgalarıdır.

UÇAK PULU: Posta ücret tarifesinde uçakla gönderilecek posta maddeleri için ön görülen ücretlerde bastırılan ve üzerlerinde havacılıkla ilgili resimler bulunan pullardır.
FLAM: Ücret ödeme makinelerinde tarih damgasının yanında basılan 3,3*4,4 cm boyutunda dörtgen şeklinde ve içinde çeşitli yazı ve resimler bulunan damga izi. Pulcular için ayrı bir koleksiyon konusu olan flam damgalar çoğunlukla reklam, slogan vs. kapsar.
MAKSİMUM KART: Üzerinde büyütülmüş olarak bir posta pulundaki resim bulunan ve ayrıca basılmış veya yapıştırılmış olarak pulun kendisini taşıyan özel damgalı filatelik kart.
TAKSE PULU: Postaya verildiği sırada ücreti hiç ödenmemiş veya eksik ödenmiş posta gönderilerinin alıcılarından veya gerektiğinde göndericilerinden alınan ücretler için kullanılan pullardır. Bunlar başka posta hizmetlerinde kullanılmaz. Halen bizde bu pul türü yoktur.
TET-BEŞ: Birbirine ters olarak basılmış iki pula denir. Bunlar başbaşa ters, yanyana ters ve ayak ayağa ters basılmış olabilir. Tet-Beş pullar posta ücretlerinin ödenmesinde teker teker de kullanılabilir. 1956 yılında XXV. Milletlerarası Antialkolizm Kongresi’ni anmak için bastırılan pullar bunlara bir örnektir.
KARNE PULLARI: Çoğu kez posta serilerinden seçilen, postada kullanılmaya en çok aday olan valörü veya valörleri biraraya getirmek suretiyle karne şeklinde basılan pullardır. İkili, üçlü, dörtlü hatta beşli de olabilir.
FRAMA PULLARI: İsviçre Frama A/G firması tarafından imal edilen ATM olarak bilinen makinelerde üretilen pullardır. Makinelerde rulo şeklinde standart pul kağıtları kullanılır, tuşlar ve atılan madeni para yardımı ile seçilen değer, pul kağıtlarına basılır. Ülkemizde 1987 ve 1988 yıllarında kullanılmıştır.

FÖYYE: Üzerinde dantelli veya dantelsiz bir veya birkaç pul basılmış olan ve kenarlarında çoğu zaman yazılar taşıyan küçük pul tabakasıdır.
SÜRSARJ: Değerli kağıtların veya pulun değerini değiştirerek veya değiştirmeksizin bşka bir olayı anmak veya pulun çıkarılmış amacını değiştirmek için üzerlerine yeni yazılar, rakamlar veya motifler basılması işlemidir.
VARYETE: Bir pulun değişik şekillerde basılmasıdır. Erörden farkı varyatenin Posta İdaresi’nin kontrolü altında ve çok sayıda olmasıdır.
SANTRE: Bir pulun karşılıklı marjlarının birbirine eşit olması yani pul resmini çevreleyen çerçevenin pul kağıdının tam ortasına basılmış olmasıdır.

PORTFÖY: Bir anma pulu için bastırılan ve içinde söz konusu anma pulu, bununla ilgili FDC (İlkgün Zarfı) kart veya öteki yayınlar bulunan filatelik dosyadır.
LEJAND: Pulun üzerindeki yazılara denir.
ŞARNİYER: Pulların albüme tutturulmasına yarayan küçük zamklı kağıt parçasıdır.
MARJ: pul tabakalarının ve anma bloklarının kenarlarında veya çerçeveleri dışında kalan baskısız kısımlardır.
DEĞER: Postada bulunan değerli kağıtların üzerlerinde rakam ve bazılarında ayrıca yazı ile gösterilen ve bunların postadaki satış fiyatını belirten para tutarı veya bir serideki pullardan herhangi biri olarak isimlendirilir.

EMİSYON: Bir değerli kağıdın veya pulun tedavüle çıkarılmasıdır.
ERÖR: Değerli kağıtların basımı veya zımbalanması sırasında meydana gelen hatadır.
ESE: Baskı durumunu, pulu bastıran kuruluşa göstermek için hazırlanan provalardır. Bunlara hazırlık örnekleri de denir. Pulun hazırlanmasını görmek yönünden önemlidir. Eserler yalnız Posta İdarelerinin müze veya arşivlerinde bulunur, satılamazlar.
FORMA: Pul üzerindeki resmin ( marj hariç) milimetre olarak boyutudur.

TİRAJ: Pul ve değerli kağıtların baskı adedidir.
FİLİGRAN: Bazı pulların kağıdında bulunan ve ışığa tutulduğu zaman görülen yazı, çizgi, şekil veya motif gibi özel bir belirtidir. Pulun sahtesinin basılmasını önlemek için kullanılır.
POŞET: İçine, bantlara monte edilmiş posta pulu konulan ve pulların değer toplamı ile varsa kendi bedelinden oluşan bir fiyata satılan plastik muhafazaya denir.
FİLATELİK YAYIN: Pul tanıtma kağıtları, pul fotoğrafları, pul emisyon programı ve değişiklikleri, pullarla ilgili genelgeler, tebliğler bültenler ve dergiler filatelik yayınlardır.
KATALOG: Pullar hakkında bilgi veren ve özel olarak hazırlanan kitaplardır. Kataloglarda pulların çıkış nedeni, tarihi, konusu, rengi, dantel özelliği, geçerliliği, erörü, ilkgün damgası, nominal ve zamanla kazandığı piyasa değeri hakkında bilgiler vardır.

Türkiye’de şimdilik Türkçe veya diğer bir dilde yayınlanan dünya pulları kataloğu yoktur. Türk pulları için Türkiye’de yayınlanan kataloglar şunlardır: Pulhan Türk Pulları Kataloğu (Son olarak 1978 yılında renkli olarak yayınlanmıştır.), Pul Tüccarları Derneği’nin yayınladığı “Türk Pulları Kataloğu” ve “Osmanlı Devleti ve Anadolu Posta Pulları Kataloğu” ile İstanbul Filateli ve Kültür Merkezi’nin çıkardığı İSFİLA Kataloğu’dur.

TÜRKİYEDE FİLATELİ

Cumhuriyetin ilanından önceki ve sonraki dönemlerde ülkemizde çeşitli defalar filatelik kulüp veya dernek kurma girişimleri olmuştur. 1925 yılında Samsun'da kurulan Türkiye Pul ve Kartpostal Mübadele Kulübü ile 1935 yılında Ankara'da kurulan Türkiye Filatelik Kulübü, nizamnamesi olan ve resmi başvuru yapılarak kurulmuş ilk pul kulüpleridir. Bu girişimler çok kısa süreli olmuş ve bir süre sonra bu kulüpler kapanmıştır.


1948 yılında İstanbul'da, çok kısıtlı imkanlarla İstanbul Filatelistler Derneği kurulmuş ve uzun yıllar ülkemizin tek filateli derneği olarak faaliyetlerini sürdürmüştür. Türkiye Filateli Dernekleri Federasyonu kurulmadan önce 1956 -1958 arasında Türkiye'yi Milletlerarası Filateli Federasyonu'nda (Federation İnternationale de Philatelie- F.I.P) İstanbul Filatelistler Derneği temsil etmiştir.

1950'li yılların sonlarında ülkemizde kurulan filateli derneklerinin sayısı 25'i bulmuştur. Bu dernekleri bir çatı altında toplama ve işbirliği sağlama gereksinimi beraberinde bir federasyon kurma düşüncesini de getirmiş ve 1962 yılında Türkiye Filateli Dernekleri Federasyonu (TFDF) kurulmuştur. Bugün 8’i TFDF’ye bağlı olmak üzere 10 filateli derneği mevcuttur.


Posta pullarının basımı ve satışı 5584 sayılı Posta Kanunu ile Kurumumuza verilmiştir. Kurumumuz kendisine verilen bu yetkiyi kullanarak her yıl sürekli posta pulları, resmi posta pulları ve anma pulları tedavüle çıkarmaktadır.

Ülkemizde PTT Genel Müdürlüğü tarafından çıkarılmakta olan posta pulları, Filateli Servisi Yönetmeliği hükümlerine göre değerli kağıtlar kapsamına girmektedir.

DEĞERLİ KAĞITLAR: Resmi ve sürekli posta pulları, anma pulları, anma blokları, ek değerli pullar, uçak pulları, posta kartları, ilkgün ve özel gün damgalı zarflar, maksimum kartlar, kapsamında pul ve filatelik zarf bulunan poşetler, portföy, karne pulları ve frama pulları olarak tanımlanabilir.

FİLATELİ NEDİR

Pul koleksiyonculuğunun tüm dünyada kabul edilmiş adı “filateli”dir (İng. philately, Fr. philatélie). Pul koleksiyonculuğu ise posta pulları ve bununla ilgili postadan geçmiş normal, taahhütlü, iadeli taahhütlü zarf, gazete gönderi bandı, antiye, hava mektubu, posta damgaları ve benzeri filatelik materyali belli bir plan çerçevesinde bir araya toplamaktır. Pul koleksiyoncularına verilen isim “filatelist”tir (İng. philatelist, Fr. philatéliste). İlk koleksiyonculuk düşüncesi de postada kullanılan pulları toplayarak tabakayı tamamlama şeklinde doğmuştur. Bu uğraş daha sonra, pullar fazlalaştıkça farklı pulları toplama, daha da ilerleyen süreçte posta ile ilgili birinci dereceden materyalleri toplamaya dönüşmüştür.
Filateli kelimesi pulun icadından yıllar sonra, 1865 yılında Fransız koleksiyoncu Georges Herpin tarafından bulunmuş ve Le Collectionneur de timbres-postes (Vol. 1, 15 Kasım 1864) adlı dergide ilk kez tarafından zikredilmiştir. Bu sözcük bütün dünyada benimsenerek o zamandan bu zamana kullanılmıştır. Filateli sözcüğü eski Yunanca kökenli "philos (sevgi)" ve "atelia (vergiden bağışıklık)" sözcüklerinin bir araya getirilmesi ile türetilmiştir. Pulun ilk kullanım amacı itibariyle, posta bedelinin gönderici tarafından ödenmesinde önceden ödeme yapmayı sağladığı göz önüne alındığında bu yeni kelimenin isabetli olduğu görülmektedir. Posta ile ilgili koleksiyon ögesi haline gelmiş ürünler de genel itibariyle “filatelik materyal” olarak adlandırılmaktadır.
Pullar günümüzde sadece posta ücretlerinin ödenmesi amacıyla değil, aynı zamanda koleksiyonculuk amacıyla da basılmaktadır. Filateli sadece bir eğlence aracı sayılamayacak kadar önemlidir. Posta pulları, bir ülkenin kültürünün yaygınlaşmasında ve tanıtımının yapılmasında olumlu etkilere sahip olmakla birlikte birer elçi görevini de yürütmektedirler.


Günümüzde milyonlarca pul koleksiyoncusu vardır. Özellikle Avrupa ve Amerika’da filateli yaygın ve çeşitlenmiş bir hobi dalıdır.
PUL KOLEKSİYONCULUĞUNUN KAZANDIRDIKLARI

Okul çağındaki öğrencilerin pul koleksiyonculuğu sayesinde düzen, özen, disiplin, temizlik, dikkat, tasarruf , insan ve tabiat sevgisi, araştırma alışkanlığı kazandıkları tüm dünyada geçerli bir olgudur. Ayrıca filateli ile kazanılan uluslararası arkadaşlıklar ve edinilen yeni çevrelerle yapılan bilgi alışverişi sayesinde güçlü ve seviyeli dostluklar kurulmaktadır.
Dünyayı pasaportsuz dolaşan, kültür elçisi pullar sayesinde kendi ülkeniz ve diğer tüm dünya ülkelerinin tarihi, coğrafyası, kültürü, önemli insanları, doğa, hayvanlar alemi, vb. sayısız konuda faydalı bilgiler kazanabilirsiniz.
Pul koleksiyonculuğu sizi araştırma yapmaya ve yaptığınız her işte daha titiz olmaya sevk eder.

PULUN TARİHÇESİ

İlk insan toplulukları ile birlikte ortaya çıkan haberleşme ihtiyacı zaman içerisinde toplumların büyümesi, sosyal ilişkilerin gelişmesiyle artmış, iletişimdeki teknolojik yeniliklerle günümüzdeki çeşitliliğe erişmiştir.

İnsanlık tarihinde önemli bir yer teşkil eden posta pulu, ilk olarak 1840 yılında İngiltere’de basılmış ve ulusal posta gönderilerinde kullanılmıştır. Posta pulunun yaratıcısı olarak bilinen Sir Rowland Hill, 1837 yılında yazdığı “Posta Reformu: Önemi ve Uygulanabilirliği” adlı kitabında posta ücretlerinin alıcı yerine gönderici tarafından ödenmesini savunmuş ve yarım ons (15 Gram) ağırlığına kadar olan tüm gönderilerin yurt içinde gideceği yere bakılmaksızın sabit ücret (1 Penny) alınmasını önermiştir.

İngiltere’de basılan ilk pul sadece ulusal gönderilerde kullanıldığı için üzerine ülke ismi yazılmamıştır. Günümüzde de -pul basan ilk ülke olması dolayısıyla- sadece İngiltere uluslararası posta da dahil olmak üzere pullarının üzerine ülke adını yazmak zorunda değildir. Diğer tüm ülkeler pullarının üzerine kendi adlarını yazmak zorundadır.
1 Mayıs’ta basılan pul 6 Mayıs 1840’ta tedavüle çıkmıştır. Tamamen siyah renk üzerine hazırlanmış ve bir penny değerinde olduğu için “Penny Black” ismini almıştır. Üzerinde Kraliçe Victoria’nın resmi bulunmaktadır. Pulun alt köşelerinde yer alan harfler tabaka üzerindeki yerini ifade etmek için kullanılmıştır.

1840 senesi, Osmanlı İmparatorluğu’nda kamuya yönelik düzenli ve modern posta hizmetinin başlangıç tarihidir. Devlet ve halk haberleşmesinin modern ve muntazam bir şekilde yapılmasına Sultan II. Mahmut döneminde, 23 Ekim 1840 tarihinde başlanmış ve ilk postane İstanbul’da Yeni Cami avlusunda Cizyehane Dairesinde Postane-i Amire namıyla açılmıştır.
1840 (Hicri 1256) yılından itibaren mühür kullanımı başlamıştır. Bu mühürler üzerinde yalnız Hicri tarih mevcuttur. Bu güne kadar tespit edilen mühürlerin tarihleri Hicri 1256 ile 1275 arasında değişmektedir. Bu mühürler üzerinde ay ve gün belirtilmediği ve mühürlerin tatbik edildiği gün resmen bilinmediği için kesin ilk günü tespit etmek hemen hemen imkansızdır.
1840-1863 yılları arasında posta gönderileri pul kullanılmadan ve üzerinde net tarihi bulunmayan mühürlerle gönderilmiştir
Osmanlı İmparatorluğu’nda posta pulunun kullanımında en çok emeği geçen ve Türk Pulunun babası olarak bilinen kişi 1861 yılında Posta Nazırlığı görevine atanan Agah Efendi’dir. Agah Efendi İngiltere’de 1840 yılında kullanıma başlanan posta pulunun Osmanlı İmparatorluğu’nda da benimsenmesi gerektiğini düşünerek göreve başlamıştır.

Ülkemizde ilk posta pulu 1 Ocak 1863 tarihinde tedavüle çıkarılmış, 13 Ocak 1863’te Sultan Abdülaziz’in fermanıyla kullandırılmaya başlamıştır. İlk pulumuz, dikdörtgen şeklinde ve dantelsiz çıkarılmış olan Tuğralı Pullar’dır. Üzerinde Sultan Abdülaziz’in tuğrası yer aldığı için bu ismi almıştır.

Bu pullar ince sigara kağıdı üzerine Darphane-i Amire’de taş baskı tekniğiyle (litografya), beyaz üzerine siyah olarak basılmış ve sonra anilin boyaya batırılmış süngerle boyanmışlardır. Tuğra ve desenler Sikkezenbaşı Abdülfettah Efendi tarafından çizilmiş, Ensercioğlu Agop tarafından basımı gerçekleştirilmiştir.

Bu pullar üç ayrı emisyonla basılmışlardır. Emisyonlar 20 Para, 1 Kuruş, 2 Kuruş ve 5 Kuruş’luk dört değerden oluşmaktadır. I. Emisyon ince kağıda düz baskı, II. Emisyon ince kağıda tetbeş baskı, III. Emisyon ise kalın kağıda baskıdır. III. Emisyon pulların mevcudunun azalması üzerine ihtiyaca binaen 20 Para ve 1 Kuruş’luk değerlerin yeniden basılması ile gerçekleşmiştir.

Tuğralı Pullar - 1863 Tuğranın altında bulunan ayın içinde "Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye" yazılıdır.


Burada görülen altıgen pul; Türk ordularının 1897 Türk-Yunan savaşı neticesinde Tesalya’yı almaları nedeniyle hazırlanmış anma serisine ait olup, dünyada çıkarılmış ilk çokgen posta puludur.


Kurtuluş savaşı yıllarında Osmanlı pulları üzerlerine sürsarj yapılarak postada kullanılmıştır. 1921 yılında sürsarjlı olarak Adana’da tedavüle çıkarılan pullar Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk pulları olarak kabul edilse de Cumhuriyetin ilanından sonra basılan ilk pulumuz Birinci Ayyıldız Serisidir.


Ön yüzüne, çeşitli resim, şekil veya motifler basılmış, arka yüzüne özel bir zamk sürülmüş kare, dikdörtgen, üçgen, altıgen, yuvarlak, simetrik ve asimetrik veya benzeri şekillerde hazırlanmış, çeşitli büyüklüklerde olabilen değerli kağıtlara denir.
Posta ücretlerinin önemli bir kısmı pullarla alındığı için pulun en geniş kullanma yerini posta hizmetleri oluşturmaktadır.
Pullar üzerlerinde taşıdığı sembollerle, tarihi eserleri, mekanları, ulusal yemekler ve milli kıyafetleri, turistik yerleri, eğitim kurumlarını, ulusal bayramları, özel günleri, bilim adamlarını, sanatçıları, yazarları gibi pek çok konuyu işlemekte ve bunlara ilgi duyan kesimi aydınlatmakta ve aynı zamanda önemli bir geliri de beraberinde getirmektedir.
Pulun ön yüzünde ait olduğu ülke adı ve ülkenin para birimine göre değeri yazılır. Bu değere “nominal değer” denir.